Mızraklı Avcılar, Geyik Figürü ve Sadık Dost Köpek, Taşlara Kazınmış Olarak Gözlemlendi
Geçtiğimiz günlerde Uşak’ın Eşme ilçesi yakınlarında tespit edilen bir kaya resmi, yalancı ricat taktiğini betimlediği düşünülen savaş sahnesiyle gündeme gelmişti. Söz konusu keşif, Uşak Tanıtım ve Kültür Gönüllüleri Derneği tarafından kamuoyuyla paylaşılmış ve büyük ilgi görmüştü. Şimdi ise aynı bölgede yapılan saha çalışmaları sonucu, bu kez gündelik yaşamdan bir sahneye ait olduğu öne sürülen ikinci bir pano daha gün yüzüne çıkarıldı.
Yeni keşif, savaş temalı ilk figürle birlikte okunduğunda, bölgedeki taşlara kazınmış kültürel hafızanın çok daha geniş bir anlatı sunduğunu gösteriyor.
Uşak Tanıtım ve Kültür Gönüllüleri Derneği İkinci Bir Pano Daha Duyurdu
Uşak Tanıtım ve Kültür Gönüllüleri Derneği adına açıklamalarda bulunan araştırmacı Alp Arslan Dur, bu yeni yüzeyin figüratif zenginliği ve tematik derinliğiyle dikkat çektiğini belirtti. Sosyal medya üzerinden yapılan açıklamada, panoda özellikle mızraklı avcılar, av hayvanı ve bir köpek figürünün yer aldığına dikkat çekildi.
Figürlerde Avcılar, Geyik ve Köpek Yan Yana Görülüyor
Paylaşıma göre, yeni keşfedilen kaya yüzeyinde şu unsurlar yer alıyor:
- Ellerinde mızrak tutan avcı figürleri, atış anını canlandıran pozlarda çizilmiş.
- Av sahnesinin merkezinde, geyik ya da benzeri bir hayvan tasviri yer alıyor.
- Figürlerin yakınında yer alan bir köpek tasviri ise, bu hayvanın yalnızca bir av yardımcısı değil; aynı zamanda kültürel ya da sembolik bir rol taşıyor olabileceği yönünde yorumlanıyor.
Savaş Sahnesinden Av Kültürüne: Taşlarda Çok Katmanlı Anlatı
İlk keşifte gözlemlenen savaş sahnesi, eski Türk askerî taktiklerinden biri olan yalancı ricat stratejisini yansıtıyordu. Şimdi ise yeni pano, doğayla uyum içinde şekillenmiş bir yaşam biçiminin izlerini taşıyor. İki pano birlikte değerlendirildiğinde, bu taşların yalnızca olay anlatmadığı; aynı zamanda bir halkın yaşam tarzını, inancını ve kültürel düzenini yansıttığı görülüyor.
Köpek Figürü Sadece Bir Hayvan Değil, Bir Sembol Olabilir
Köpek figürü, Orta Asya’da köklü inanç sistemlerinde koruyucu ruh, kutsal rehber ya da ongun olarak kabul ediliyordu. Bu bağlamda bakıldığında, panodaki köpek yalnızca bir av sahnesine ait değil; aynı zamanda mitolojik ve ritüel dünyayla da ilişkilendirilebilir.
Ayrıca avcıların mızrakları “atmak üzere” tuttuğu betimleme tarzı, zamanın donduğu bir anı yansıtıyor. Bu anlatı biçimi, kaya resimlerinin yalnızca sanat eseri değil; aynı zamanda iletişim ve hafıza yöntemi olarak da kullanıldığını gösteriyor.
Yer Bilgisi Açıklanmadı, Koruma ve Belgeleme Süreci Sürüyor
Her iki keşfin de Uşak’ın Eşme ilçesine yakın bir bölgede yapıldığı belirtiliyor. Ancak figürlerin zarar görmesini önlemek amacıyla yer bilgisi şu aşamada kamuoyuyla paylaşılmıyor. Dernek yetkilileri, keşiflerin bilimsel platformlarda ve belgesel içeriklerde değerlendirilerek duyurulacağını vurguladı.
Eşme Havzası, Kaya Sanatı Açısından Öne Çıkıyor
Alp Arslan Dur’un açıklamalarına göre, ikinci keşif Eşme havzasını Batı Anadolu’daki önemli kaya sanatı alanlarından biri hâline getiriyor. Savaş ve av sahneleri, hayvan figürleri ve damgaların aynı coğrafyada bulunması, bölgenin yalnızca bir yerleşim değil, aynı zamanda taşlara kazınmış zengin bir kültürel anlatının merkezi olduğunu ortaya koyuyor.
Dur, bilgi desteği sunan Kumsal Şimşek ve Mustafa Kuzucuk’a da teşekkür etti.
